Genel

Tarladan Sofraya Susam

Susam tohumu insanoğlunun bildiği en eski tohumlardan biridir. Hiç kimse susam tohumlarının kökenini kesin olarak bilmese de, Eski Mısırlıların bu tohumdan un elde ettikleri ve bu undan ekmek yaptıkları gerçeğini kabul etmektedirler. Susam tohumlarının, ilk defa yemeklere bir çeşni, tat vermek için katıldığına ve yağı çıkarılabilen ilk bitki olduğuna inanılır.

Türkçe’deki “susam” kelimesi, İngilizce’deki karşılığıyla “sesame”, Arapça’daki”simsim”, Afroasia dil kökündeki “semsem” ve daha eski Antik Mısırlılar dönemindeki adıyla “semsent” kelimelerinin izlerini taşır. Asya mitolojilerinden gelen susam tohumunun kullanımı ile ilgili kaydedilmiş en eski belgelerde Tanrının dünyayı yaratmadan bir gece önce susam şarabından içtiğine inanılır. Sesamum indicum (indicum=Hindistan) batı Hindistan’da doğal olarak yetişen bir susam cinsidir. Susam tohumlarının kullanımı milattan önce 3000 yıllarına dek gitmektedir. 5000 yıldan fazla bir süredir, Çinliler susam yağını sadece aydınlanmak amaçlı olarak yakmakla kalmayıp, aynı zamanda mürekkep blokları içerisinde kurum yaparak, bir çeşit mürekkep elde etmek amacıyla da kullanmışlardır. Romalılar, susamı toplayıp geniş bir zeminde kimyon ile karıştırarak bu karışımdan bir çeşit ekmek yaparlardı. Afrikalı köleler susam tohumlarını Amerika’ya getirdiler, bu tohumlara benne tohumları demekteydiler. Şu anda özellikle Amerika ve Meksika yöresinde bu tohumlar halen “benne tohumları” adıyla bilinmektedir. Bu tohumlar küçük, inci beyazı rengindedirler. Kısa bir süre sonra özellikle Güney Amerika bölgesinde, yemeklerin ayrılmaz bir parçası haline gelen susam tohumlarını, günümüzde Orta Amerika bölgesinden, Asya ve Kuzey Afrika bölgelerine kadar her yerde bulmak mümkündür. Çağlar boyunca, susam tohumları yiyecek ve yağ kaynağı oldular. Türkiye’nin ise ikincil gen merkezi durumundadır

Susam tohumları halen yakın ve uzak doğu yemeklerinde kullanılan yağın temel kaynağı konumundadır. Diğer şekerleme ürünlerinin yanı sıra, susam tohumlarının büyük bir kısmı helva ve tahin üretimi için de kullanılmaktadır.

Susam bitkisinin önemi

l Susam tohumlarında %50 – 60 yağ ve %25 protein bulunduran bir yağ bitkisidir. Gelişme süresinin kısa olması nedeni ile her türlü kültür bitkisi ile münavebeye girebilir. Son yıllarda, Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde hububattan sonra ikinci ürün olarak ekilişi yaygınlaşmaktadır.

Susam Tarımı

Susam, tohumlarında ağırlığının yarısından fazla (% 50-60) yağ bulunduran bir yağ bitkisidir.

100 g susam tohumunun ortalama içeriği

l nem (g) 4.69

l Protein (g) 17.73

l Toplam yağ (g) 49.67

l kül (g) 4.45

l Karbonhidrat, 23.45

l enerji(kcal) 573

l lif, (g) 11.8

l şeker, total (g) 0.30

Manavgat’ta Susam Kültürü ve Ekonomisi

Osmanlı Devleti’nin tapu tahrir defterlerinde de adı geçen Manavgat susamının  Manavgat Susamı coğrafi işarete sahip olabilecek en önemli  adaylar arasında yer alıyor.

Manavgat’ta susam tarımının ve kültürünün 500 yıldan fazla bir dönemi ifade etmekte olduğu tarihi kayıtlarda yer alıyor. Hatta Manavgat susamı Altın Susam” olarak bilinmekte ve 15’inci yüzyılda Osmanlı saray mutfağının önemli bir ürünü durumundadır. Susam; üretim ve mutfak kültürü yanında susam işleme (tahinhane) tesislerinin varlığıyla ticari olarak da değerli bir ürün olarak yer almıştır.

Günümüzde de Antalya Türkiye susam üretiminin yaklaşık yüzde 20’sini üretiyor. Antalya’da üretilen susamın yüzde 80’ni ise Manavgat’ta yetiştiriliyor. Ancak susam rakip ürünlerle rekabet edememesi ve yeterli desteklerle teşvik edilememesi nedeniyle ekim alanları azalmaktadır.Susam ve susamdan elde edilen ürünlerin tüketiminin yurt içinde yaygın olması, üretimin tüketimi karşılayamamasına yol açmaktadır. Yaklaşık üretimi 20 bin ton olan susam üretimi, toplam yurt içi ihtiyacın yüzde 10-15 kadarını karşılayabilmektedir. Bununla ilişkili olarak yaklaşık yılda 200 milyon dolarlık susam ithalatı yapılmaktadır. Bu kapsamda Manavgat susamının coğrafi işaret alabilecek nitelikte kendine özgü lezzet ve yağ içeriğine sahip değerli bir ürün olması son derece önemlidir ve bunun yanında susam üretim ve tüketim kültürünün varlığı Manavgat ve Antalya’nın susamdan vazgeçmemesini gerekli kılmaktadır. Bölgede susam tarımının geliştirilmesi için; susam üreticiliğinin alternatif geçim kaynağı olma potansiyeli üzerinde önemle durmak ve üretim alanlarının artırılmasına yönelik kapsayıcı politikalar önemli olacaktır

Susamın Yetiştirme Bölgeleri

Susamın en çok simit üretiminde kullanıldığı, ağırlıklı olarak Çukurova, Antalya, Fenike, Muğla, İzmir ve Trakya bölgelerinde yetiştirilen susam bitkisinden

Tohumluluk ve Çeşit

Ülkemizde tescilli çeşit olarak Gölmarmara (beyaz susam), Muganlı 57 (sarı susam) ve Özberk 82 (sarı susam) çeşitleri bulunmaktadır. Bunlara ilaveten, 1999 yılında ana ve ikinci ürün koşullarına uygun, bol dallanan, uzun boylu, bol kapsüllü ve yüksek verimli 5 adet beyaz susam çeşidi; Kepsut 99, Cumhuriyet 99, Osmanlı 99, Tan 99 ve Orhangazi 99 Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından, sarı susam grubunda Baydar 2001 çeşidi ise Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından tescil ettirilmiştir.